16 Şubat 2011 Çarşamba

FİLM KRİTİK: 13B (2009)

Manohar, ağabeyi, yengesi, iki küçük yeğeni, eşi, kız kardeşi ve annesinden müteşekkil ailesiyle beraber yeni evlerine taşınır. İlk başta her şey çok güzel ve herkes çok mutludur. Ancak zamanla evde ufak tefek kazalar ve garip olaylar yaşanmaya başlar. Aynı zamanda televizyonda gündüz kuşağında yayınlanan bir pembe dizinin kendi ailesinin yaşadıklarını anlattığını fark eder. Dizide yaşanan olaylar kısa bir süre sonra gerçek hayatta da vuku bulumaktadır. Bu ürkütücü durumu ailesine anlattığı taktirde, krediyle aldıkları ve ödemesini 20 yıl sürdürecekleri evden taşınmak isteyeceklerini düşündüğünden derdini onlara da anlatamaz.

Hint sinemasını, daha yaygın kullanılan tabirle Bollywood filmlerini nasıl bilirsiniz? Genellikle şarkılı-danslı hafif filmler veya iş yapmış Hollywood filmlerinin ucuz taklitleridir. Ancak 13B gösteriyor ki o memlekette de istendiği zaman enteresen ve farklı bir film üretilebiliyormuş. Türe yeni bir soluk getiren, başyapıt diye nitelendirilebilecek bir film olmasa bile pek çok vasat Amerikan korku filminden daha başarılı ve orijinal buldum. Elbette Hint filmlerinin vaz geçilmezi olan şarkılı-danslı sahne bu filmde de –hem de hiç gereği yokken- kullanılmış. Bir korku-gerilim filminde böyle bir sahne ne kadar manasız olsa da sadece bir tek sahne olması bir nebze olsun katlanılır kılıyor. (Bir de filmin sonunda, yazılar akarken var.)

Filmde dikkatimi çeken bir diğer husus ise konuşmalar esnasında on-on beş cümleden birinin tamamen İngilizce olması ve her dört-beş cümlede en az bir İngilizce kelimenin kullanılması. Ülkenin yıllarca İngiltere’nin sömürgesi olması nedeniyle İngilizce’nin çok yaygın olduğunu bilsem de Hintçe’nin içine bu denli sirayet ettiğini doğrusu bilmiyordum. Umarım kültürel açıdan sömürgeleştirilmeye çalışılan ülkemizde de böylesi bir durum gerçekleşmez ve özellikle son yıllarda artan yabancı kökenli sözcüklerin dilimizi istilasını geri püskürtmeyi başarabiliriz.

http://www.imdb.com/title/tt1385824/

Hiç yorum yok: