24 Haziran 2010 Perşembe

DİZİ KRİTİK: Supernatural

İki kardeş olan Sam ve Dean çocukluklarını, kendini karanlık varlıkları ve yaratıkları avlamaya adamış babalarının peşinde eyalet eyalet gezerek geçirmişlerdir. Küçük kardeş olan Sam, liseyi bitirmesinin ardından üniversite eğitimini bahane ederek istemediği bu hayattan uzaklaşır. Ancak bir gün ağabeyi Dan, babalarının kaybolduğu haberiyle çıkagelir. Babalarını aramasında yardımcı olmasını ister. Sam bu teklifi ilk başta reddetse de, sevgilisinin aynı yıllar önce annelerinin ölmesi gibi öldürüldüğüne şahit olunca kabul eder. Böylece iki kardeş kötü varlıkları avlamak için yollara düşerler.

Diziyi ısrarla tavsiye ettiğim bütün arkadaşlarıma söylediklerimi burada da aynen tekrarlayacağım: Dizinin ilk sezonunu, özellikle de ilk 14-15 bölümünü biraz sıkıcı ve dağınık bulabilirsiniz. Size tavsiyem hemen vazgeçmeyin ve devam edin. Dizinin her bir sezonu, bir öncekinden çok daha keyifli ve eğlenceli. Hikayesi, esprileri, diyalogları… Diziyi izlemeniz için bir sebep de fonda çalan müzikler: AC/DC’den tutun Black Sabbath’a, Motörhead’den Led Zeppelin’e, Judas Priest’ten Metallica’ya Rock ve Metal müzik tarihine mâl olmuş pek çok grubun şarkılarını, cuk oturdukları sahnelere eşlik ederken duymanız mümkün. Dizinin izlenmesi için bir diğer geçerli sebep ise Dean Winchester karakteri. Benim gözümde televizyon dünyasındaki gelmiş geçmiş en başarılı dizi karakterlerinden biri: Tarzı, esprileri, mimikleri, müzik zevkiyle gönüllere taht kuran bir karakter. Ve elbette bu diziyi izlemeye başlamak için sayılabilecek pek çok gerekçeden biri de Dean’ın babadan kalma arabası: ’67 model siyah Chevrolet Impala. Benim gibi otomobillere fazla merakı olmayan birinin bile ağzının sularını akıtacak bir güzellik.

Beşinci sezonu tamamlanmış olan bu diziyi bir kez daha ısrarla herkese ama herkese tavsiye ediyorum.

http://www.imdb.com/title/tt0460681/

Hiç yorum yok: